Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde başlatılan istihdam seferberliğine ilişkin "Bir sene önce karanlık ve hain bir darbe girişimi yaşayan bir ülke düşünün. Bunu bizim yerimizde başka bir ülke yaşamış olsaydı değil 1,5 milyon istihdam yaratmak, inanın adım atamazdı." dedi.

Bakan Sarıeroğlu, bir otelde düzenlenen İŞKUR 9. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, gelecek dönemle ilgili güçlü hedeflerinin olduğunu, buna ulaşma yolunda atacakları her adımda tüm paydaşların görüş ve önerilerinden faydalanacaklarını söyledi.

Bakanlıkları başta olmak üzere bağlı ve ilgili tüm kuruluşlarda sosyal diyaloğu önemsediklerini vurgulayan Sarıeroğlu, Türkiye'nin gündeminde bulunan istihdam ve işsizlikle mücadele konusunda kendileri kadar sosyal paydaşlarının da omuzlarında sorumluluk olduğunu dile getirdi.

Sarıeroğlu, şöyle konuştu:

"Geçmiş yıllardaki genel kurullarda yer alan birisiyim. Konunun içerisinde, bu işin bir tarafı olarak bu süreçlere dahil oldum. Geçmiş dönemdeki İŞKUR genel kurullarında yapılan tartışmaları, görüş ve önerileri de biliyorum.  Biz hedefi büyüttük, vitesi büyüttük artık. Kabul edilse de edilmese de Türkiye'de, istihdam yaratma konusunda, gençler, kadınlar ve engellilerle ilgili hususlarda atılan adımlar konusunda dünyanın örnek aldığı bir başarı hikayesi var. Bundan sonra 'Bu başarı hikayemizi daha ileriye nasıl götürebiliriz' diye göreve geldiğimiz üç aydan beri gece gündüz çalışıyoruz. Yeni modeller, yeni çalışmalar hayata geçirelim ve ulaştığımız bu aşamayı daha ileriye taşıyalım diye. Bu çabamıza, sosyal paydaşlarımızın da aynı heyecan, aynı azimle, aynı inançla ortak olmasını istiyoruz."

İstihdamı artırmanın ve işsizlikle mücadelenin gelecek açısından öncelikli gündem maddeleri olduğunu vurgulayan Sarıeroğlu, devlet yönetiminin ve tüm kurumlarının bu konuda büyük çaba içinde bulunduğunu söyledi.

Bakan Sarıeroğlu, İş ve İşçi Bulma Kurumunun geçmişte sadece yurt dışına işçi gönderen, önünde uzun kuyruklar bulunan ve umutsuzluğu çağrıştıran bir kurum olduğunu ifade ederek, "İŞKUR, bugün yeniden yapılanmış, personel yapısını geliştiren, kurumsal kapasitesini artıran, Türkiye'nin geleceğine ilişkin güçlü bir vizyon ortaya koyan, dinamik, aktif, 81 ilimizde her noktada yapılan çalışmada adı olan bir kurum haline gelmiştir. Bu takdir edilmesi gereken bir başarıdır." dedi.

Türkiye'nin hedeflerine, önüne çıkarılan engellere rağmen kararlı ve istikrarlı biçimde ilerlediğini dile getiren Sarıeroğlu, "Bir sene önce karanlık ve hain bir darbe girişimi yaşayan bir ülke düşünün. Bunu bizim yerimizde başka bir ülke yaşamış olsaydı değil 1,5 milyon istihdam yaratmak, inanın adım atamazdı." ifadelerini kullandı.

"BAŞARI HİKAYESİNİ ŞU ANDA DÜNYA ÖRNEK ALIYOR"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde başlatılan "istihdam seferberliği" ile 1,5 milyon ek istihdamın sağladığını bildiren Sarıeroğlu, kendisinden önceki bazı konuşmacıların "istihdam edilenlerin büyük bölümünün stajyer, kursiyer ve çıraklardan oluştuğu" eleştirilerini değerlendirdi.

İstihdam artışının bazı kesimleri rahatsız ettiğini anlatan Sarıeroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şu anda halihazırda yaklaşık 15 milyon sigortalımız var. Bunların içerisinde 1 milyon stajyer, kursiyer ve çırak var. Ama 1,5 milyon istihdam artışımız içerisinde kursiyer ve çırak rakamı sadece 120 bin. İstihdamda 1 milyon 300 bin net artışımız söz konusu. Bir ayda da net istihdam artışımız, içerisinde kursiyer ve çırak olmadan 185 bin kişi. İŞKUR, 2002 yılında sadece 60 bin kişiyi işe yerleştirmiş bir kurumken, yılda 850 bin kişinin iş gücü piyasasına katıldığı günümüzde 790 bin kişiyi işe yerleştirir seviyeye geldi. Bu da eleştirilmemesi, aksine alkışlanması gereken bir rakamdır. Biraz mütevazı konuşuyordum ama artık bu rakamları daha gür sesle ve net ifadelerle söylemem gerekiyor. Çünkü bu başarı hikayesini şu anda dünya örnek alıyor."

ILO'nun İstanbul'daki bölgesel toplantısında, görüştükleri bütün yabancı hükümet ve işveren temsilcilerinin "Türkiye'nin bunu nasıl başardığını" sorduğunu dile getiren Sarıeroğlu, "Biz de bu başarının ilk formülü olarak, işçi, işveren ve devlet olarak iyi bir sosyal diyalog kültürüne sahip olduğumuzu ve ortak akılla yolumuza devam ettiğimizi söylüyoruz. Sonra politikalarımızı sıralıyoruz. Dünya bunu başarı hikayesi olarak kabul ediyor, inşallah ülkemizdekiler de başarı hikayesi olarak kabul edecekler." diye konuştu.

"İŞSİZLİK ÖDENEĞİNDEN FAZLA BİR HARCAMA YA DA AKTARIM YOK"

Sarıeroğlu, İşsizlik Sigortası Fonu'nun amacı dışında kullanıldığı eleştirilerine de değinerek, "Kusura bakmayın ama İşsizlik Sigortası Fonu ile ilgili kanunu açın bakın, amaçları arasında ne yazıyor. İşsizlik Sigortası Fonu, sadece işsizlik ödeneği ödemek olarak kanunumuzda düzenlenmedi. Burada, işsizlerin tekrar iş gücü piyasasına girerken niteliklerinin ve istihdam edilebilirliklerinin artırılması, mevcut çalışanların gelişen teknolojik düzenlemelerle ilgili olarak yeniden niteliklerinin artırılmasıyla alakalı da İşsizlik Sigortası Fonu'nda görev ve sorumluluklarımız var." değerlendirmesinde bulundu.

"İşsizlik sigortasını amacı dışında kullanmıyoruz. Bunun da altını çiziyorum. Kanunun bize vermiş olduğu sorumluluğu yerine getiriyoruz." diyen Sarıeroğlu, şöyle devam etti:

"İşsizlik Sigortası Fonu'ndan çıkan bütün rakamlar, mesleki eğitim kurslarımızda çalışan kardeşlerimizin maaşı, sigorta primi olarak yatırılmaktadır. Harcamalarımız, iş gücü piyasamızda dezavantajlı konumda olan başta işsizlerimiz olmak üzere, diğer taraftan da iş gücü piyasasına girmek isteyen ama engelleri söz konusu olan iş gücümüze yönelik yaptığımız çalışmalarla ilgilidir. Kesinlikle işsizlik ödeneğinden fazla bir harcama ya da aktarım söz konusu değildir. Şu anda Türkiye'de en iyi yönetilen yapıdır İşsizlik Sigortası Fonu yapısı. Bununla başka ülkelere de örnek oluyoruz."

Konuşmasında, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik sözlerine de değinen Sarıeroğlu, "Taş üstüne taş koymayanlar, konuşmaya devam etsinler. Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik yapılan bir karalama söz konusu. Gerçekten ahlak dışı ve seviyesizlik olarak değerlendirdiğimi buradan ifade etmek istiyorum. Onlar konuşmalarına, seviyelerine uygun devam etsinler, bizler Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kadrolarımızla birlikte 80 milyon için çalışmayı sürdüreceğiz." dedi.

"ÇOCUKLARIN YERİ TARLA DEĞİL OKUL"

Çocuk işçiliği ile mücadelenin de bir numaralı gündem maddesi olmaya devam edeceğinin altını çizen Sarıeroğlu, bu konunun mevsimlik tarım işçiliği ile de bağlantılı bir sorun olduğunu belirterek, "Çocukların yeri tarla değil okul" dedi ve bu duruma aracılık edenlerin kesinlikle gözlerinin yaşına bakmayacaklarını ifade etti.

İŞKUR 9. Olağan Genel Kurulu'na, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Orhan Yegin, Bakanlık Müsteşarı Ahmet Erdem, SGK Başkanı Mehmet Selim Bağlı, işçi ve işveren temsilcileri ile ilgililer katıldı.