HABER ARAMA
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Transfer Ogezi Transfer Samsun Havalimanı Transfer
15 Kasım 2024 Cuma Saat: 13:27

ŞEYHOĞLU: MEB BÜTÇESİ İHTİYAÇLARI KARŞILAMIYOR!

Türk Eğitim Sen Ordu İl Başkanı Metin Şeyhoğlu, 2025 Yılı MEB bütçesini değerlendirerek bütçenin ihtiyaçları yeterince karşılamayacağını söyledi. Başkan Şeyhoğlu, yaptığı açıklamada; “Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki;
ŞEYHOĞLU: MEB BÜTÇESİ İHTİYAÇLARI KARŞILAMIYOR!

Türk Eğitim Sen Ordu İl Başkanı Metin Şeyhoğlu, 2025 Yılı MEB bütçesini değerlendirerek bütçenin ihtiyaçları yeterince karşılamayacağını söyledi.

Başkan Şeyhoğlu, yaptığı açıklamada; “Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki; güçlü bir milli eğitim bütçesi için sendikamızın ve eğitim çalışanlarının talep ve beklentilerinin dikkate alınması çok önemlidir. Peki 2025 yılı MEB bütçesi eğitimin ihtiyaçlarını ve beklentileri karşılayacak mı? Bütçe sadece zorunlu ihtiyaçlara mı cevap veriyor yoksa yatırımlar için de yeterli kaynağı sağlıyor mu?

MEB bütçesini rakamlarla değerlendirecek olursak; 2025 yılı için Milli Eğitim Bakanlığı’na ayrılan bütçe 1 trilyon 451 milyar 715 milyon 540 bin TL’dir. 2025 yılı MEB bütçesinden personel giderlerine ayrılan rakam, 1 trilyon 30 milyar 744 milyon TL’dir. Bu da MEB bütçesinin yüzde 71’ine denk gelmektedir” dedi.

Şeyhoğlu, açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “2023 yılında MEB bütçesi 435 milyar 351 milyon TL iken, 2024 yılında MEB bütçesine yüzde 150,43 artış yapılmıştı. 2025 yılı için ise MEB bütçesinin sadece yüzde 33,1 oranında artırıldığını görüyoruz. Oysa ülkemizde eylül ayında revize edilen Orta Vadeli Plan’da 2024 için yıllık enflasyon hedefi yüzde 41,5 olarak yer almıştır.

“Merkezi yönetim bütçesinden en büyük payı yine eğitime ayırıyoruz” ifadesi doğru olmakla birlikte ne yazık ki bu oranın eğitime gerekli yatırımları yapmaya, öğretmen ve personel açığını karşılamaya, eğitimi ayağa kaldırmak için fiziki ve teknolojik alt yapıyı güçlendirmeye, araç ve materyalleri temin etmeye, donanımsal eksiklikleri gidermeye yeterli olmadığını görüyoruz” diye konuştu.

MEB Bütçesinden Talep ve Beklentilerini de sıralayan Başkan Şeyhoğlu; “Ülkemizde eğitimin en büyük sorunlarından birisi öğretmen açığı ve bu açığın giderilmesi için ücretli öğretmen görevlendirmesinin pansuman tedbir olarak uygulanmasıdır. Sendikamızın geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında yaptığı araştırmaya göre ücretli öğretmen sayısı 79 ilde 72 bin 723, norm kadro ihtiyacı da 101 bin 350’dir. 2024 yılında öğretmen ataması henüz yapılmadığından eylül ayı itibariyle ihtiyaç daha da artmıştır.

Bu nedenle ücretli öğretmen görevlendirmesinin 2024-2025 yılında 100 bine ulaşması muhtemeldir. Bu noktada MEB’in öncelikli görevi öğretmen ihtiyacını gidermek ve bunun için de kadrolu atama yapmak olmalıdır! Ücretli öğretmen denilen kölelik anlayışı ile eğitimi ihya edemeyeceğiniz gibi, başarı sağlamanız da mümkün olmayacaktır.

Ücretli, sözleşmeli ya da adı ne olursa olsun kadrolu dışında atama istemiyoruz. Ayrıca 2025 yılında atama sayısı en az 100 bin olmalıdır! MEB, bu konuda ısrarcı ve gayretli davranmalıdır. Eğitimin ihtiyacı söz konusu olduğunda kesinlikle bütçeden tasarruf yapılmamalıdır!

Zorunlu Hizmet bölgeleri itibariyle öğretmenlere bölgenin mahrumiyet derecesine göre 1 asgari ücret ile 2 asgari ücret arasında değişen oranlarda Zorunlu Hizmet Tazminatı ödemesi yapılmalıdır. 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’nde de yerini bulan bu önerimiz hayata geçirildiği takdirde öğretmenlerimiz elverişiz bölgelerde gönüllü olarak çalışacak, böylece o bölgelerde öğretmen açığı sorunu çözülecek ve bu şekilde çakılı sözleşmeli öğretmen istihdamına gerek kalmayacaktır. Çükü biliyoruz ki sözleşmeli istihdamın getirilmesinin en büyük nedenlerinden birisi elverişsiz bölgelerde öğretmen istikrarının sağlanmasıdır.

Ülkemizde öğrenci başına yapılan harcama oranı da OECD ülkelerine kıyasla çok düşüktür. 2024 OECD Bir Bakışta Eğitim Raporuna göre, öğrenci başına eğitim kurumlarına yapılan toplam harcama Türkiye’de okul öncesinde 3.930 dolar iken, OECD ortalaması 11.735 dolar; ilkokulda Türkiye’de 4.038 dolar iken, OECD ortalaması 11.902 dolar; ortaokulda Türkiye’de 4.194 dolar iken, OECD ortalaması 13.528 dolar; ortaöğretimde Türkiye’de genel programlarda 3.424 dolar iken, OECD ortalaması 12.314 dolar; mesleki programlarda Türkiye’de 6.308 dolar iken, OECD ortalaması 14.646 dolar; yükseköğretimde Türkiye’de 10.657 dolar iken, OECD ortalaması 20.499 dolardır. Görüldüğü üzere öğrenci başına yapılan harcama oranı OECD ülkelerine kıyasla ülkemizde çok düşüktür ve ivedilikle artırılması gerekmektedir. Bu da bütçeden eğitime ayrılan payın artırılması ile doğru orantılıdır.

Her yıl Eğitim-Öğretim Yılı başında sadece öğretmenlere ödenen Öğretim Yılına Hazırlık Ödeneğinin ayrım yapılmaksızın tüm eğitim çalışanlarına bir asgari ücret tutarında ödenmesini istiyoruz.

Öğretmenlerimiz emekli olduğunda maaşları büyük oranda azalmaktadır. Yıllardır fedakârca hizmet veren, genç nesilleri donatmak için canhıraş mücadele eden, ülkemizi aydınlık yarınlara ulaştırma gayesi taşıyan öğretmenlerimizin emekli olduğunda bu kez geçim derdi daha da artmakta, tıpkı toplumun diğer kesimleri gibi düşük emekli maaşlarının gölgesinde yaşam savaşı vermektedir. Bu nedenle öğretmenlerin büyük kısmı hak ettiği halde emekli olmaktan kaçınmaktadır. Bu sorunu çözmek ve genç öğretmenlerimize istihdam yaratmak için Türk Eğitim Sen olarak ek ders ücretleri ile Uzman ve Başöğretmenlik Tazminatının emeklilik kesintisine dâhil edilmesini istiyoruz.

MEB bütçesinden okullara yeterli düzeyde ödenek ayrılmamaktadır. Okullarımızın büyük kısmı boya-badana, kırtasiye, tadilat, sıvı sabun, tuvalet kağıdı, temizlik ürünleri gibi hijyen malzemeleri masrafını çoğu zaman Okul Aile Birlikleri vasıtasıyla sağlamaktadır. Ödenek yetersizliği dolayısıyla laboratuvarı, kütüphanesi, bilgisayarı olmayan okullarımız da vardır.

Tüm bunların yanı sıra okullarımızda ciddi sayıda memur, hizmetli ve güvenlik görevlisi ihtiyacı da söz konusudur. Özellikle yardımcı hizmetli personel kış mevsiminin gelmesi, salgın hastalıkların artmasıyla birlikte daha da önem kazanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı kadrolu hizmetli alımı yapmak yerine yardımcı personel eksiğini İŞKUR üzerinden alım yaparak gidermeye çalışmaktadır.

Ancak hem verilen ücretlerin yetersizliği hem de personelin çalışma günlerinin az olması, bu uygulamanın sağlıklı uygulanamaması sonucu doğurmuştur. MEB ekim ayı itibariyle 30 bin alım yapmıştır. 120 bin alım yapılacağı duyurulurken, 30 bin alım hangi ihtiyacı ortadan kaldıracaktır? Bu sorunun tek çözümü ihtiyaç oranında kadrolu hizmetli personel alımı yapılmasıdır.

Keza güvenlik personeli istihdamı da şiddet haberlerinin peşi sıra geldiği okullarımızda elzem alınması gereken tedbirlerden birisidir. Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet, öğrenciler arasında yaşanan şiddet, zararlı madde bulundurulması, kesici alet ve ateşli silah taşınması gibi hususlar personel temini noktasında tasarruf yapılamayacağını net olarak ortaya koymaktadır. Kısacası eğitim-öğretim hizmetinin daha işlevsel ve nitelikli yürütülebilmesi için personel ihtiyacı acilen giderilmeli, tüm okullara derslik, öğretmen ve personel sayısına oranla yeterli ödenek sağlanmalıdır” şeklinde konuştu.


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız