Türkiye’de meydana gelen depremin, ekonomik ve insan hakları standartları açısından değerlendirildiği Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Çalıştayı, TESK ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) temsilcilerinin katılımı ile Ankara’da gerçekleştirildi.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından uygulanan  “İş Dünyası ve İnsan Hakları: Türkiye’de Sorumlu İşletme Davranışlarının Desteklenmesi” Projesi kapsamında, TESK işbirliğinde “İşletmeler ve İnsan Hakları Konusunda Küçük İşletmelerin Rolü: Türkiye’de Depremden Etkilenen Esnaflar Örneği” çalışması gerçekleştirildi. Bu kapsamda 2023 yılında Mersin ve Kahramanmaraş’ta yürütülen, özellikle depremden etkilenen küçük işletmelerin bu süreçteki deneyimlerini, sorunlarını ve başarı öykülerini ortaya koymayı hedefleyen saha çalışmasının ön bulguları TESK Çalıştayında sunularak görüşe açıldı.

“AFETİN KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERE ETKİSİNE ODAKLANDIK”

TESK Çalıştayının açılış programında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bugün burada, Türkiye'nin Kahramanmaraş merkezli yaşadığı, büyük yıkıma sebep olan depremin etkilerini ve bu zorlu süreçte iş dünyasının karşılaştığı sorumlulukları ele almak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. UNDP ve TESK iş birliğiyle hayata geçirilen "İş Dünyası ve İnsan Hakları: Türkiye’de Sorumlu İşletme Davranışlarının Desteklenmesi Projesi" kapsamında yürütülen çalışmalar, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin bu tür afetlerden nasıl etkilendiklerine ve afetlerden sonra nasıl bir rol üstlendiklerine odaklanmaktadır. Çalışmamız, sadece ekonomik boyutuyla değil, aynı zamanda insan haklarına uygun bir işletme anlayışının nasıl benimsendiği ve sürdürüldüğü konusunda da kapsamlı bir perspektif sunacaktır. UNDP ve TESK olarak, küçük işletmelerin bu tür afet durumlarında toplumsal dayanışma içinde nasıl bir rol üstlendiklerini anlatmak ve bu süreçte karşılaştıkları zorluklara çözüm önerileri sunmak amacıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.

Deprem zamanında esnafın çok büyük bir dayanışma örneği gösterdiğini hatırlatan Palandöken, “Deprem zamanında gördük ki bakkalından taksicisine, fırınından kasabına kadar çok sayıda esnaf kapılarını ve kollarını binlerce depremzedeye açmışlardır. Depremin vurduğu şehirleri tekrar hayata döndürmek istiyorsak bu kollar ve kapılar çalışmaya devam etmelidir. Esnaflarımızın işyerleri sokakları ve mahalleleri aydınlatmaya devam etmelidir. Çünkü esnaf ve sanatkarlarımız şehirlerin hafızasıdır. Bu kapsamda TESK, afet sonrası durum analizinde büyük rol oynayabilmektedir. Bugün Konfederasyon olarak sahanın analizini yaparak, raporlar oluşturarak tüm ilgili kurumlarla paylaşıyor, esnafın bu süreçten sosyo-ekonomik olarak nasıl etkilendiğini anlatıyoruz. Esnaf ve sanatkâr işletmelerinin ihtiyaçlarının belirlenmesi, uygun destek mekanizmalarının tasarlanması ve bu desteklerin, işletmelerin ihtiyaçlarına uygun olarak ulaştırılabilmesi için çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz. Bu çalışmanın, Türkiye'deki iş dünyası ve insan hakları ilişkisinin anlaşılmasına ve gelecekte benzer durumlarla karşılaşıldığında daha etkili müdahale stratejilerinin geliştirilmesine katkı sağlayacağına inanıyor, hepinize katkılarınız ve katılımlarınız için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

ARINER, “DEPREMDEN ETKİLENEN BÖLGE HALKI İLE DAYANIŞMA İÇİNDEYİZ”

Proje kapsamında düzenlenen Çalıştayda konuşan, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Temsilci Yardımcısı Seher Alacacı Arıner ise sözlerine, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygı ile anarak başladı. Depremlerden etkilenen tüm bölge halkı ile dayanışma içinde olduklarını belirten Alacacı Arıner, “UNDP olarak kapsayıcı, yeşil ve sürdürülebilir bir kalkınma için yerel ve ulusal ortaklarla çalışmalarımızı aralıksız devam ettiriyoruz. UNDP, geçim kaynaklarının ve küçük işletmelerin desteklenmesi için TESK ile işbirliğini devam ettirmeyi hedefliyor” dedi.