İYİ Parti 28. Dönem Ordu Milletvekili Adayı Onur Şahin, AK Parti iktidarının 20 yıllık serüvenini ortaya koyarak bütün Türk halkını 28 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri için sandık başına davet etti.

Gündeminin ilk maddesinde ekonomi olan Şahin; “Ekonomi son 30 yılın en kötü seviyesinde ve müsebbibi AKP iktidarının liyakatsiz kadroları ve her şeyi ben bilirim edasıdır” dedi.

Şahin, yaptığı açıklamada; “Üniversite mezunu gençlerimiz mesleklerini yapamaz ve umutsuzca gezdiği bir ortamda çözüm olarak ihtiyaca bakmadan yeni fakülte binaları açmak olarak gören ve kendi yakınlarının istihdamı konusunda tuzu kuru olan AKP yönetimi gençlerimizin geleceğe dair umutlarını yok etmiş ve çalmıştır. 30 yıl önce karı koca çalışan bir aile imkanları ölçüsünde bir eve ve bir arabaya sahip olabilirken bugün 1+1 daireyi dahi almak hayal olmuştur.

Gençler yuva kurmaktan korkar hale gelmiş normal bir dairenin dahi kirası Ordu ve benzeri Anadolu illerinde asgari ücretin yarısından fazlaya gelmiştir. İçinde bulunduğumuz ekonomik buhranın mimari liyakatsız kadrolarla ülkeyi yönetme inadını ve hırsını devam ettiren mevcut ucube sistemdir.  Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kılıçdaroğlu ülke ve gençlerin geleceği adına liyakatlı kadrolarla ülkenin içinde bulunduğu bu olumsuz ortamdan tek çıkış yoludur.

AKP kanadında ekonomi konusunda bir isim denildiğinde gözlerimdeki ışığa bak diyen Nebati’den ve ekonomi benim uzmanlık alanım diyen Sayın Erdoğan’dan başka isim yoktur ve bu anlamda ekonomi dünyasında ülkemiz güvensiz ve tutarsız bir yerdedir. Millet ittifakı kanadında Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kılıçdaroğlu’nun yanında yer alan Prof. Dr. Bilge Yılmaz, Prof. Dr. Ümit Özlale ve daha nice değerli liyakatli kadrolar ülkemizin içinde bulunduğu girdaptan kurtuluş ve uluslararası ekonomi arenasında güveni sağlayacaktır” diye konuştu.

TÜRK VATANDAŞLIĞINI AYAĞA DÜŞÜREN VE ÜLKEMİZİ ORTADOĞU MAHALLESİNE ÇEVİREN BU ANLAYIŞ SON BULACAK, SON BULMAK ZORUNDADIR.

Mülteci-sığınmacı politikalar üzerinden devam eden Şahin; “AKP yönetiminin ve Sayın Erdoğan’ın mülteci- sığınmacı politikası ve sonuçları ortada olan bu politikada ısrarı ülkemizin içinde bulunduğu en büyük beka meselesidir.  Bin odalı saraylarda yaşayanlar kendi halkının yaşadığı mahallelerin sokaklarında her gün büyüyen bu sorunun farkında olmadan sadece saraylarının pencerelerinden izlemektedir. Anadolu Türk milletinin son sığındığı son vatan toprağıdır ve Türk milletinin sığınacağı başta vatan toprağı yoktur. Vatandaşlık vatan toprağımızın aynı zamanda sahiplik ortaklığıdır.

Sayın Erdoğan izlediği ve ısrar ettiği mevcut sığınmacı ve mülteci politikaları ezelden beridir bu topraklarda yaşayan ve bedel ödeyen Türk milletine yapılabilecek en büyük kötülüktür. Ve bu kötülüğe Sayın Kılıçdaroğlu son verecektir” şeklinde konuştu.

KURULUŞU MİLATTAN ÖNCE 209 YILI OLAN SİLAHLI KUVVETLERİMİZ DEVLETİMİZİN ASLİ UNSURDUR. AKP İKTİDARINDAN SONRA DA ASLİ UNSURU OLMAYA DEVAM EDECEKTİR.

Ordu’nun içerisinde ki liyakat sistemini de eleştiren Şahin; “Silahlı Kuvvetlerimizin brövelerinde M.Ö. 209 yazar. Hun İmparatoru Mete Hanın tahta geçişinin tarihidir. Ordularını onluk ve binlik sisteme göre düzenleyen Mete Hanın bu tarihini Silahlı Kuvvetlerimiz kuruluşu olarak kabul eder ve asker- millet olan Türk Milletinin varlık teminatını da Silahlı Kuvvetlerimizdir. Türk toprağı olan Suriye topraklarında yer alan Caber Kalemizi üç beş eşkıya karşısında terk ettiren,  gönderdeki bayrağı indirme talimatı vererek Türk Ordusunun şerefinin zedelenmesine neden olan da AKP yönetimidir. Devletin her asli kurumunda da olduğu gibi şanlı Ordumuzun içinde liyakat sistemini de siyasallaştıran anlayış sona erecektir.

Yüzlerce yıl Türk toprağı olan ata toprağı Caber Kalesinde Türk Bayrağımız dalgalanmaya devam edecek, Mete Han’ın tarih kitaplarına geçen “ Toprak devletin temelidir, nasıl olur da verilebilir? “ sözünün gereğini kurucusu olduğu Türk Silahlı Kuvvetleri yerine getirecektir. Bu kararlı duruşu Sayın Kılıçdaroğlu sağlayacaktır” diye de konuştu.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE YAZILARINI KALDIRAN ZİHNİYETİN MİLLİYETÇİLİĞİ SAHTE MİLLİYETCİLİKTİR.

Sahte Milliyetçilik, FETÖ ve PKK konularını da ele alan Şahin; “Bazen bir hareket yeterlidir kişi hakkında hüküm vermeye. Kasadan para çalan personel hırsızdır, miktar önemli değildir. Ne Mutlu Türküm Diyene ve TC tabelalarını kaldırmak, andımızı çocuklarımızın zihninden yok etmek Sayın Erdoğan’ın Türk Milliyetçiliğini ayakları altına alma düşüncesinin yansımasıdır.

Bu yansımanın bir sonucudur ki Türk ile derdi olan Hüdapar’ı kendi listelerinden vekil yapmaktan rahatsızlık duymamıştır. Atatürk’e düşmanlığını gizleyenler,  Atatürk’e kinini ve düşmanlığını hakaret seviyesinde dillendiren fesli Kadirleri el üstünde tutmak ve tabutuna omuz vermekle kendilerini açığa vurmuşlardır. Türk Milliyetçilerinin ve Atatürk sevdalılarının buluştuğu cephe Millet ittifakı, Türk ve Atatürk kimliğinin savunucusu olan cumhurbaşkanı adayı da Sayın Kılıçdaroğlu’dur.

FETÖ VE PKK SİZLERİN YARATTIĞI ORTAMDA PALAZLANMIŞ VE ÜLKENİN BAŞINA BELA OLMUŞTUR.

İktidara geldiklerinde yok olmaya yüz tutmuş PKK terörünü izlediği yanlış politikalarla yeniden hortlatan AKP yönetimi olmuştur. Teröristleri davul zurna ile karşılayan ve Türk savcı ve hakimlerini çadır mahkemeleri kurarak PKK’lıların ayağına gönderen, katil elebaşısı Apo’nun posterlerini meydanlarda açarak mektubunu okutanlar, utanmadan devlet televizyonunda da mesajını iletenler bugün Sayın Kılıçdaroğlu’na vatanseverlik dersi vermeye kalkmasın. Bugün yaşadığımız terör belasının sebebi Şam’da Cuma namazı kılmak amacıyla yola çıktıkları öngörüsü olmayan Suriye politikasının sınırlarımızda terör koridoru haline gelmesine sebep olmalarıdır.  Kendi evlatlarını ya çürüğe ayırarak ya da bedelli yaptırarak vatan müdafaasından uzak tutup, canlarıyla bedel ödeyen Anadolu evlatlarımız üzerinden vatanseverlik yapmasınlar. Bedeli ödeyen evlatlarımız, istismar eden sizlersiniz.

Fetö’yu bu ülkenin başına bela eden, meydanlarda ne istediniz de vermedik diye sucunu inkar edenler, Allah bizi affetsin demekle bu vebalden kurtulamaz. Fetö’yü palazlandırarak devletin kılcal damarlarına kadar sokanlar, Meclis kürsüsünden bu Fetö ülkenin başına bela olacak diye uyaranları bugün Fetö ile itham edemezler” dedi.

KÜRT SEÇMENİNİ OY TERCİHİNE GÖRE PKK İLE BİR GÖRMEK VATANIN BİRLİĞİNE ASIL İHANETTİR.

Kürt seçmeni üzerinden yapılan siyasete de tepki gösteren Şahin, şunları söyledi; “Türkiye Cumhuriyeti topraklarında yaşayan ve devletine vatandaşlık bağı ile bağlı her Türk vatandaşı eşit, demokrasinin gereği ve anayasal bir hak olan oy tercihi de her türlü eleştiriden uzaktır. Oy hakkı ve tercihi her Türk vatandaşının anayasal hakkı olup, hiç kimse seçmenin kullandığı tercihten dolayı eleştiri hakkına sahip değildir. Eleştirinin ötesinde oy tercihinden dolayı kişileri suçlayıcı ifadelerde bulunmak mevki ve makamı ne olursa olsun  kimsenin hakkı da haddi de değildir.

Sayın Erdoğan her olayda olduğu gibi bugünde tutarsız davranışlarına devam etmekte, dün megri megri şarkısını Şivan Perver ile birlikte söylerken kendisine oy veren Kürt kökenli kardeşlerimizi eşit yurttaş, Türk milletinin asli unsurlarından olarak nitelerken ki doğru bir tespittir, bugün kendilerine oy vermeyince aynı insanları terörist, PKK ‘lı ilan etmekten geri durmamaktadır. Bu söylem,  ülkenin birliğine ve bütünlüğüne zarar veren halkı ayrıştıran bir söylem olup ülkenin Cumhurbaşkanına yakışmamaktadır.

Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kılıçdaroğlu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının etnik kimliğine bakmaksızın her kesimin oyunu almak suretiyle Cumhurbaşkanı seçilecek ve bu ülkede halkının hiçbir kesimini ayırt etmeksizin ve parti gözetmeksizin 85 milyonun cumhurbaşkanı olacaktır.”

MİLLETİ EZMEKTEN BAHSEDENLERİN MİLLETE FAYDASI OLMAZ

Vatanını seven herkesi Pazar günü sandık başına davet eden Şahin, sözlerini şu şekilde noktaladı; “Çiçeği burnunda Ordu milletvekili seçilen İbrahim Ufuk KAYNAK gazetelere verdiği ilk beyanatta “ 28 Mayısta eze eze yenin” beyanatı veriyor. Aday olduğunda Ordu halkı tarafından fark edilen sayın vekil mazbatasını almadan kendisi gibi düşünmeyen Ordu seçmenini ezmekten bahsetmesi tam da mensubu olduğu siyasi yapıya uygun bir ruh halidir. Sen kimsin ki kendi halkını ezmekten bahsediyorsun. Cumhur ittifakı ile Millet ittifakının farkı da burada yatmaktadır. Sayın Kılıçdaroğlu sadece kendisine oy veren değil tüm seçmenlerin,  Türk halkının Cumhurbaşkanı olacak ve kimsenin ezilmesine de müsaade etmeyecektir.

VATANINI SEVEN HER TÜRK VATANDAŞI PAZAR GÜNÜ OYUNU KULLANMAK ZORUNDADIR.

28 Mayıs Pazar günü Türk halkı geleceği için karar verecektir. Ülkemizin içinde bulunduğu ve 22 yıl AKP iktidarının ve son 5 yıl TBMM‘ni de etkisizleştirerek tek adam Erdoğan yönetimindeki Türkiye’ye bakacak ve karar verecektir. Geçim derdinin her gecen gün kötüleşmesine, insanca yaşamadan uzaklaşılmasına dur demek için sandığa gitmek ve Sayın Kılıçdaroğlu’na evet demek zorundayız. Sığınmacı istilasına ve beka sorunu haline gelen Türk vatandaşlığının ayağa düşürülmesine son vermek için Sayın Kılıçdaroğlu’na evet demeliyiz. Çocuklarımızın vatanlarından uzaklaşarak başka diyarlara göç etmesini engellemek için Sayın Kılıçdaroğlu’na evet demeliyiz.

Daha güzel bir Türkiye ve umutların yeşereceği yarınlar için 28 Mayıs Pazar günü sandığa gitmek ve Sayın Kılıçdaroğlu’na evet demeliyiz.”