HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
16 Temmuz 2016 Cumartesi Saat: 09:15

ÇELENK: EĞİTİM HİZMETLERİNDE Kİ SORUMLULUĞUN TAKİPÇİSİYİZ

HAFTANIN RÖPORTAJI
ÇELENK: EĞİTİM HİZMETLERİNDE Kİ SORUMLULUĞUN TAKİPÇİSİYİZ

Eğitim Bir Sen ve Memursen Ordu Şube Başkanı İsmail Çelenk, gazetemiz editörü Şafak Deliçakar’a verdiği röportajda atamalar, yetki ve iş güvenliği güvencesi konularında önemli açıklamalarda bulundu.

2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında eğitim çalışanlarının özlük hakları için çalışmaları aralıksız sürdürmeye devam edeceklerini ve yetkili sendika üyelerinden aldığı güç ile haklı konularda kararlılıklarını sürdüreceklerini dile getiren Çelenk’in, Deliçakar ile yaptığı röportaj şu şekilde kaydedildi:

ŞAFAK DELİÇAKAR: Sayın Çelenk, haftanın röportajı sayfamıza konuk olduğunuz için okuyucularımız adına teşekkür ediyorum. Hoş geldiniz. 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılını geride bıraktık. Yetkili sendika olarak önemli çalışmalara imza attınız. Malum bugünlerde atamalar ve yerleştirmeler maratonu da başlamış oldu. Geçen aylarda ki açıklamalarınızı da göz önünde bulundurarak atamalar konusunda neler diyeceksiniz?

İSMAİL ÇELENK: Hoş bulduk Şafak Bey. Bende Ordu Yeni Haber gazetesi ailesine ve okurlarına selam ve saygılarımı sunuyor, bu başarılarınızın devamını diliyorum.

Evet biz hem Eğitim Bir Sen, hem de Memur Sen yetkili sendika olarak bu sene belirttiğiniz gibi önemli çalışmalara imza attık. Atamalarla ilgili yaptığımız açıklamalar bakanlık nezdinde de ilgi gördü.

Bilindiği gibi, Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 54 üncü maddesine göre Bakanlığa bağlı her derece ve türden eğitim kurumunda görev yapan ve adaylık sürecini tamamlamış olan öğretmenlerin başarı, verimlilik ve gayretlerini ölçmek üzere her ders yılı sonunda, görev yaptığı eğitim kurumunun müdürü tarafından değerlendirmesi süreci başlamış bulunmaktadır.

Ancak sürecin seyri ve muhtemel sonuçları hakkında ciddi kuşkular yer almaktaydı. Öncelikle sürecin işleyişi hakkında toplu iş sözleşmelerimiz sonucunda hükümet ve bakanlık nezdinde önemli eksiklikleri de dile getirerek bir takım sıkıntıların yaşanmasına da engel olduk.

Her ne kadar ilgili yönetmelik maddesinde, bu değerlendirmelerin öğretmenlere başarı belgesi verilmesinde dikkate alınacağı ifade edilmiş olsa da ileride söz konusu değerlendirmelerin öğretmenlerin özlük haklarını ve çalışma koşullarını etkileyecek nitelikte kullanılması ihtimal dâhilindedir.

Eğitim kurumları yöneticileri atama görevlendirme yönetmelikleri ve uygulamaları hakkında yakın zamanlarda verilen mahkeme kararlarında, benzer değerlendirmeler konusunda somut bilgi ve belgeye dayanmayan değerlendirme puanlarının hukuki denetime elverişli olmadığı için hukuken korunmayacağı hususu sık sık vurgulanmıştır.

Nitekim sicil uygulaması kaldırılmadan evvel sicil notlarına karşı açılan davalarda da benzer gerekçelerle idari işlemin iptali noktasında sıkça kararlar verilmekteydi. Bu itibarla bahse konu öğretmen değerlendirmelerinin de dava konusu edilerek, Bakanlığı gereksiz yere külfet altına sokacağı açıktır. Bu nedenledir ki öğretmenlerimizin ve eğitimin niteliğinin artırılmasına hiçbir somut katkı sağlamayacak olan, hukuki denetimden uzak bu uygulamadan derhal vazgeçilmeli; öğretmenlerimiz tedirgin edilmemelidir.

Bunun yanında haklarında yetersiz ve olumsuz değerlendirme yapıldığı kanaatinde olan öğretmenlerimiz, bahse konu değerlendirmelere karşı, eğitim kurumu müdürlüklerine itirazda bulunmalı; akabinde isterlerse dava açma yoluna başvurmalıdırlar.

ŞAFAK DELİÇAKAR: Eğitim Bir Sen, Ordu’nun bütün ilçelerinde yine yetkili sendika oldu. Bu konuda da bir değerlendirme alabilirmiyiz?

İSMAİL ÇELENK: 4688 sayılı sendikalar kanunu gereği Ordu ilinde 15 Mayıs 2016 itibariyle  Eğitim Bir Sen Ordu Şubesi, en yakın rakibine 2000 fark atıp 4535 üyeyle arayı açarak  bütün ilçelerde yetkisini perçinlemiştir. Emeği geçen herkese, tüm teşkilatına ve üyelerine teşekkür ediyorum.

Soylu mücadelemizde devam eden istikrarlı büyümemiz; yolumuza takoz koymak isteyenlere verilen en güzel cevap, uzaktan kumandalı zihniyete, eğitim çalışanlarının haklarını gündelik hesaplara kurban etmeye çalışanlara atılan yerinde bir şamar, sendikacılığı çamur atmaktan ibaret zanneden kırıp döken anlayışa ve aklını kiraya veren zihniyete verilen önemli bir ders olmakla beraber, inanmışlık ve adanmışlıkla harmanlanan teşkilatçı anlayışımızın, tek yürek olan 4 Bin 535 kardeşimizin başarıya attığı ortak imzasıdır.

Bu sonuçlar, bayat senaryolar, maaşlı maşa provokatörler, satılmış kalemler ve kiralık akıllarla memleketimizin yükselişini, milletimizin tarihte olduğu gibi hak ettiği yeri alışını sabote etmek isteyenlere Ordu’dan 4 Bin 535 yürekten oluşan bir koroyla “Bize rağmen emellerinize ulaşamazsınız!” demektir.

Yetkinin ve inanmışlığın getirdiği gücümüzle bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki süreçte de eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına çözüm üretmeye ve ilimizin eğitimde hak ettiği yeri bulması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğimiz gibi, milletimizin değerlerine ve memleketimizin istikbaline açıktan ya da ideolojik veya farklı kamuflaj ile harp ilan edenlerle mücadelemize, milletimizin değerlerine ve memleketimizin istikbaline kastedenler tarihin karanlık sayfalarına gömülene kadar kararlılıkla devam edeceğiz.

Sendikacılığı bir mesleki dayanışma örgütü, hak arama zemini, ahilik teşkilatının günümüzdeki karşılığı olarak görüyoruz. Aynı zamanda kutlu Nebî’nin de mensubu olduğu, asırlar öncesinde haksızlıklara karşı örgütlü mücadelenin ender örneklerinden olan Hılf-ul Fudul’un  (Erdemliler Hareketi) çağımızdaki bir yankısı olma şuurunda bir birliktelik olarak değerlendiriyoruz.

Eğitim çalışanlarının sorunlarının çözümünde ve eğitim hizmetlerindeki görülen aksaklıkların bugün daha büyük bir sorumlulukla takipçisi olacağımızın, karar alma süreçlerinde dikkate alınmasının Ordu’daki eğitim-öğretim açısından faydalı olacağına inancımız tamdır.

Bu başarıda emeği geçen tüm il, ilçe teşkilatlarımıza, işyeri temsilcilerimize ve üyelerimize sonsuz teşekkürlerimizi bir kez daha sizin aracılığınızla sunmak istiyorum.

ŞAFAK DELİÇAKAR: İş güvenliği ve güvencesi konusu da bu sene çok konuşuldu ve çok tartışıldı. Bu konuda Memur Sen olarak neler diyeceksiniz?

İSMAİL ÇELENK: İş güvencesi, büyük Memur-Sen ailesinin ve bütün kamu görevlilerinin kırmızı çizgisidir. Kamu görevlilerinin bu kırmızı çizgisinin erozyona uğratılmasına, aşılmasına asla izin verilmeyeceğimizi defalarca ifade ettik.

Biz o zaman kamu görevlilerinin iş güvencesinin tartışıldığı, tartışılacağı ya da sona erdirileceği algısı uyandıracak kavramların kullanılması ve açıklamalar yapılmasının "çalışma hayatının ve toplumsal barışın dinamitlenmesi anlamına geldiği ileri sürülerek, Kamu görevlilerinin ve toplumun huzurunu bozacak benzeri açıklamalardan bu çerçevede vazgeçilmeli konusunda yaptığımız önemli uyarılar karşılığını gördü.

 "İŞ GÜVENCESİNİ TARTIŞMAYA AÇMAK, ZAMAN İSRAFIDIR"

3. Dönem Toplu Sözleşmesiyle, 4/C'lilerin, 4/B'lilerin ve üniversite mezunu işçilerin kadroya alınması yönünde çalışma başlamışken, 1 Kasım seçimlerinde asli işlerde istihdam edilen taşeronların kadroya alınması sözü verilmişken ve seçim beyannamesinde kamu görevlilerinin iş güvencesiyle ilgili bir tespite ve teklife yer verilmemişken, kamu görevlilerin iş güvencesini tartışmaya açmak çelişkidir, abesle iştigaldir, enerji kaybıdır, zaman israfıdır. Bu tartışmaları doğru da bulmuyoruz demiştik. Bugün geldiğimiz noktalarda atılan adımları birlikte gördük. Hükümet bu konuya da hassasiyet göstererek önemli düzenlemeler yoluna gitmiştir.

64. Hükümet Programı'nda kamu görevlilerinin iş güvencesinin tartışılmayacağına dair teminata kesin bir ifadeyle yer verilmesi hususunu savunmuştuk.  O dönem de aksi takdirde, çalışma barışı ve toplumsal huzurun bozulmasının zemini oluşturulmasına da fırsat vermemiş olduk. Yoksa bu yeni Türkiye hedefinden uzaklaşma anlamına gelecekti.

Yine söylüyoruz. İktidarın hedefi iş güvencesini kaldırmak olmamalı, güçlendirmek olmalıdır. Kamu personel sistemi, iş güvencesi temelinde kadrolu istihdam odaklı, kamu görevlilerine güveni esas alan anlayışla kariyer ve liyakat odaklı olarak güçlendirilmeli konusunun öneminin dikkatle altını çizdik.

Kamu hizmetleri alanında asli ve süreklilik niteliğinin asıl, geçici faaliyet kurgusunun istisna olduğu anlayışıyla, geçici personel ve sözleşmeli personel istihdamına kısmen yer verilmeli, kamu hizmetleri alanında taşeron çalıştırma uygulamalarına bütünüyle son verilmeli diye de tavrımızı net olarak ortaya koymuştuk. İnanıyoruz ki, son hükümet döneminde de yine yapacağımız istişareler sonucunda ortak akılı her birlikte ortaya koyarak kazanımlarımızı sağlamaya devam edeceğiz.

ŞAFAK DELİÇAKAR: Sayın Çelenk, verdiğiniz bu önemli bilgiler için tekrar çok teşekkür ediyorum. İnşallah 2016-2017 Eğitim Öğretim yılı süresi içerisinde de yine sık sık bir araya gelebiliriz. Bizlerde Eğitim Bir Sen ve Memur Sen ailesine başarılarınızın devamını diliyoruz.

İSMAİL ÇELENK: Sayın Deliçakar, bende Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine ve okurlarına konuk olmaktan büyük bir mutluluk duymaktayım. Her zaman sizlerle birlikte olmak bizleri bahtiyar etmektedir. Bende başarılarınızın devamını diliyor okurlarınıza hürmetlerimizi sunuyorum.

 


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız